VMware Türkiye Genel Müdürü Murat Mediçeler Röportaj

Sanallaştırma ve Bulut Yolculuğunun Başlarındayız!

Ekim ayının başlarında İspanya’nın Barselona kentinde gerçekleştirilen VMWORLD 2015 etkinliğinde karşılaştığımız VMware Türkiye Genel Müdürü Murat Mediçeler ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Öncelikle Dell’in Emc’yi satın almasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Gelişmekte olan pazarlara etkisi nasıl olur?

Bu satın alma işlemi bizim açımızdan heyecan verici bir gelişme oldu. Çünkü Dell pazardaki en büyük oyunculardan bir tanesi. Aynı zamanda Emc de kendi alanında büyük bir firma. Bu iki firmanın bir araya gelmesi gerçekten güzel bir güç birliği oluşturdu. Bizim açımızdan da yeni fırsatları da beraberinde getiriyor. Dell ve VMware bir birine yabancı firmalar değil. Uzun zamandır bizim ürünlerimizi, çözümlerimizi konumlandıran bir firma.  Diğer bir taraftan VMware’in borsaya kota bir şekilde devam ediyor olması ve bağımsız yapısını korunması ayrı bir avantaj. Çünkü VMware’in gücü biraz da oradan geliyor. VMware bir endüstri standardı haline geldiği için, tüm partnerlerle, tüm oyuncularla yakın ilişki içinde. Biz de bu ilişkileri yine aynı şekilde sürdürüyor olacağız.

Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu göz önüne alırsak, bu durum sizin operasyonlarınızı nasıl etkiledi?

VMware olarak çok büyük bir etki hissetmedik. Çünkü Türkiye bu sanallaştırma ve bulut yolculuğunun başlarında diyebiliriz. Bu nedenle fırsatlar gelişmekte olduğumuz bir ülke olduğumuz için ciddi anlamda fazla. Vmware de büyümeye devam ediyor. Ayrıca bizim dışımızdaki firmalar da yatırım yapmaya devam ediyorlar. Bu neden olumsuz bir etkiyi VMware özelinde hissetmediğimizi söyleyebilirim.vmware_murat_mediceler1600

Yerelde pazar payınızın %80 civarında. Bunun çoğunluğunu hangi sektörler oluşturuyor ve ileride farklı olarak hangi sektörlere yönelmeyi düşünüyorsunuz?

Pazar payımızın başını finans sektörü çekiyor. Bunun yanında Telekom sektörü de önemli bir paya sahip. Holdinglerdeki varlığımızı da gün geçtikçe arttırıyoruz. Önümüzdeki dönemde de KOBI’ler ve kamu tarafında daha çok yaygınlaşmayı düşünüyoruz. Şu anda da o tarafta iyi yürütülen projeler var ama daha da fazla yaygınlaşmayı hedefliyoruz. Aslında VMware herkesin ihtiyacı desek, yanlış bir yorum yapmış olmayız.

Gelecekte Türkiye’de yapacağınız yatırımlardan ve iş ortaklıklarından bahseder misiniz?

Uzun süredir kendi kanalımıza yatırım yapmaktayız. Bu noktada VMware’e karşı ciddi bir güven ortamı oluşturulmuş durumda. Çünkü sonuçta belli kaynaklarımız olsa da, bunlar sınırsız değil. Lokalde bilgiyi ne kadar iyi yayabilirsek, o kadar fazla müşteriye ulaşabiliriz ve daha iyi işler yapabiliyor konumuna gelebiliriz. Bu yüzden globalde birçok uzmanlık programları geliştirdik. Bunları kendi bölgemizde de uyguluyoruz. Şu anda Türkiye’deki 8 – 9 partnerimiz programımız içerisinde en yüksek seviyeye durumda. Yaklaşık 50 partnerimiz kurumsal partner seviyesinde ve 450 üzeri iş ortağı ile de yoğun bir şekilde çalışmaya devam ediyoruz. Bu şekilde yatırımlara devam ediyor olacağız. Çünkü lokalde ne kadar fazla bilgi olursa, o kadar rahat ve hızlı hareket edebiliyorsunuz.