Bilgi kirliliğinin ve yapay zeka tarafından üretilen sayısız içeriğin arasında kaybolan kullanıcılar için Google, dijital pusulayı kişiselleştiren dev bir adım atıyor.
Daha önce sadece Google ABD ve Hindistan’da test edilen “Tercih Edilen Kaynaklar” (Preferred Sources) özelliği, küresel çapta kullanıma sunularak kullanıcıların güvendikleri haber sitelerini ve yayıncıları bizzat seçmelerine olanak tanıyor. Bu güncelleme ile birlikte, Google Arama sonuçlarında veya “En Çok Okunan Haberler” (Top Stories) bölümünde gördüğünüz yıldız simgesine tıklayarak favori yayıncılarınızı belirleyebiliyorsunuz; böylece Google algoritmaları, arama yaptığınızda bu kaynaklardan gelen içerikleri diğerlerine göre daha üst sıralara taşıyarak size özel bir bilgi akışı oluşturuyor.
Bu kişiselleştirme hamlesi sadece klasik Google aramalarıyla sınırlı kalmayıp, şirketin yapay zeka stratejisinin kalbi olan Gemini ve AI Mode (Yapay Zeka Modu) üzerine de derinlemesine entegre ediliyor. Kullanıcılar Gemini ile sohbet ederken veya bir konu hakkında yapay zeka özeti alırken, sistem artık jenerik cevaplar vermek yerine, kullanıcının “tercih edilen” olarak işaretlediği veya ücretli abone olduğu kaynaklardan gelen bilgileri referans alarak bu bağlantıları öne çıkaracak. Özellikle ücretli haber abonelikleri bulunan kullanıcılar için Gemini, bu kaynaklardan gelen içerikleri özel bir “kaydırma menüsü” (carousel) içinde sunarak, para verdiğiniz içeriklere ulaşmanızı kolaylaştıracak ve yapay zeka yanıtlarını daha güvenilir hale getirecek.
Google’ın paylaştığı verilere göre, bu özelliği kullanan kişiler, seçtikleri haber kaynaklarına ortalama iki kat daha fazla tıklama eğilimi gösteriyor; bu da özelliğin hem kullanıcılar hem de sadık kitleye sahip yayıncılar için kazan-kazan durumu yarattığını kanıtlıyor. Şirket, bu sistemle birlikte yapay zeka özetlerinde kullanılan satır içi alıntıların (inline citations) sayısını artırarak ve bağlantılara bağlamsal açıklamalar ekleyerek, Perplexity gibi rakiplerine karşı “güvenilir ve kaynak gösteren yapay zeka” kozunu oynuyor. İngilizce konuşulan bölgelerde dağıtımı başlayan bu özellik, 2026 yılının başlarında diğer dilleri de kapsayacak şekilde genişleyerek internetteki bilgi diyetimizi tamamen değiştirmeye aday görünüyor.



