Spotify, yapay zeka (YZ) entegrasyonunu sadece şarkı öneri motoruyla sınırlı tutmak yerine, gelecekte çok daha sohbet odaklı bir kullanıcı deneyimi sunmayı hedefliyor.
Spotify Ürün ve Teknoloji Sorumlusu Gustav Söderström, ikinci çeyrek kazanç görüşmesinde yaptığı açıklamalarda, özellikle sesli etkileşimlerden elde edilen veri setinin platform için stratejik önemini vurguladı.
Mayıs 2025’te Premium abonelere sunulan YZ DJ özelliği, kullanıcıların uygulama içinde tek bir düğmeye basarak İngilizce sesli komutlarla şarkı, tür veya atmosfer değişikliği yapmalarını sağlıyor. Söderström’e göre bu sadece kullanıcı deneyimini zenginleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda Spotify’a şarkılar arası ilişkiyi, çalma listesi uyumunu ve dinleyici tercihlerini daha derinlemesine anlamasını sağlayacak yepyeni bir veri seti sunuyor.
Spotify bu verileri, Amazon’un “bunu alanlar şunu da aldı” modeline benzer şekilde, hangi şarkının hangisiyle uyumlu olduğunu anlamak için kullanıyor. Ancak şirketin vizyonu bununla sınırlı değil. Söderström, gelecekte YZ’nin sadece tahmin yapmakla kalmayıp, kullanıcı geçmişi ve sesli talepler üzerinden “akıl yürütebileceğini” söylüyor. Bu, Spotify’ın adım adım mantık yürütebilen ileri seviye YZ modellerine yöneldiğini ve daha karmaşık çok adımlı görevleri yerine getirebileceğini gösteriyor.
Sesli arayüz, Spotify’ın kullanıcı ile kurduğu iletişimi dönüştürme potansiyeline sahip. Bugün kullanıcılar Spotify’a yazarak veya konuşarak talepte bulunabiliyor, ancak şirket bu etkileşim alanını genişletmeyi planlıyor. Bu da, müzik, podcast veya sesli kitap aramalarının doğal bir diyalog şeklinde gerçekleşeceği, hatta kullanıcıya özel önerilerin anlık mantık yürütme ile şekilleneceği bir gelecek anlamına geliyor.
Yapay zekâ Spotify’da yalnızca tüketici odaklı alanlarda değil, şirket içinde de kullanılıyor. Söderström, üretken YZ’nin ürün prototiplerini daha hızlı geliştirme ve finans gibi iş süreçlerinde verimlilik sağlama konularında önemli katkılar sunduğunu açıkladı.
Spotify, çeyrek sonuçlarında %12 yıllık artışla 276 milyon ücretli aboneye ve 696 milyon aylık aktif kullanıcıya ulaşsa da, gelir hedeflerini tutturamayarak zarar açıkladı. Zayıf finansal beklentiler ve CEO Daniel Ek’in reklam gelirlerindeki performansla ilgili memnuniyetsizliği, şirketin hisse değerinde %10’luk bir düşüşe yol açtı.
