Teknoloji devi Google, dünya enerji sektöründe tarihi bir hamleye imza attı. Şirket, Commonwealth Fusion Systems (CFS) ile yaptığı anlaşma kapsamında, Virginia’da kurulacak ARC füzyon enerji santralinden 200 megavat temiz enerji satın alacak.
Google için bu anlaşma, dünyada bir ilk olma özelliği taşıyor ve füzyon enerjisinin ticarileşmesine yönelik en somut adımlardan biri olarak öne çıkıyor.
Google’ın küresel elektrik tüketimi, yapay zeka ve veri merkezlerinin artan enerji ihtiyacı nedeniyle son yıllarda hızla artıyor. Şirketin 2024 sürdürülebilirlik raporuna göre Google, yalnızca geçen yıl 30,8 milyon megavat saat elektrik tüketti. Bunun %96’sı ise devasa veri merkezlerine harcandı. Artan bu talebi karşılamak ve karbon nötr hedeflerine ulaşmak için Google, geleceğin enerji kaynaklarından biri olarak görülen füzyon teknolojisine yatırımını derinleştiriyor.
ARC Santrali, Enerjide Çığır Açacak
MIT’den doğan Commonwealth Fusion Systems tarafından geliştirilen ARC tesisi, plazmayı sınırlamak için yüksek sıcaklıklı süper iletken mıknatıs teknolojisini kullanıyor. Tesisten ilk aşamada 400 megavat kapasite bekleniyor. Tam kapasite çalıştığında ise dünyanın en büyük veri merkezi kümelerinden birine temiz enerji sağlayacak güçte olacak.
Füzyon enerjisinin cazibesi büyük: Neredeyse sınırsız, temiz ve güvenli enerji üretme potansiyeline sahip. Ancak bugüne kadar sürekli enerji üretimi sağlayacak “mühendislik denge noktasına” ulaşan bir füzyon projesi gerçekleşmedi. CFS, ARC santraliyle bunu başaran ilk özel girişim olmayı hedefliyor.
Google ve Microsoft, Geleceğin Enerjisine Yatırımı Hızlandırıyor
Google, daha önce de CFS’ye yatırım yapmıştı. Bu yeni güç satın alma anlaşması, Google’ın karbonsuz enerji yolculuğunda ne kadar ciddi olduğunu gösteriyor. Öte yandan Microsoft da benzer şekilde Helion Energy ile anlaşarak, büyük teknoloji şirketlerinin yüksek riskli ancak yüksek potansiyelli füzyon projelerine olan ilgisini ortaya koyuyor.
Füzyon enerjisinin önünde hâlâ büyük mühendislik ve malzeme zorlukları var. Ancak Google’ın bu anlaşması, teknoloji devlerinin temiz ve sürdürülebilir enerji arayışında çıtayı ne kadar yükselttiğini açıkça ortaya koyuyor.
ARC tesisi planlandığı şekilde hayata geçerse, dijital ekonominin temiz temel yük elektriği ihtiyacını karşılamada bir dönüm noktası olabilir.