TP-LINK Türkiye Ülke Müdür Yardımcısı Ali Dinçer Röportaj

Tüm Ürünlerimizde Ömür Boyu Ücretsiz Destek Veriyoruz

Ağ ürünleri konusunda üretim yapan TP-Link 128’den fazla ülkede satış faaliyetinde bulunuyor. Dünya genelinde yüz milyonlarca TP-Link kullanıcısı bulunuyor. Modem, Router, IP Kamera, Powerline Adaptörler, Print Serverlar, Medya Çeviriciler ve Ağ Adaptörleri ürün gruplarında faaliyet gösteren firmanın Türkiye Ülke Müdür Yardımcısı Ali Dinçer ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

Ali bey merhabalar öncelikle bize kısaca kendinizden bahsedebilir misiniz?

1989 yılında İTÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünden mezun oldum. 5 yılı devlet memuru olacak şekilde 1996 yılına kadar değişik kurum ve kuruluşlarda mühendislik yaptım. Daha sonrasında bilgisayar sektörüne geçiş yapıp uzun yıllar proje satış, koordinatörlük, ürün geliştirme ve yönetimi gibi değişik pozisyonlarda çalıştım. TP-LINK ile tanışmam da bu döneme denk geliyor.  2008 yılından bu yana ağ teknolojileri konusunda uzmanlaşan bir yöneticiyim.

TP-Link’in Türkiye’deki macerası ne zaman başladı ve ilk başladığınız günler ile şimdiki durumunuzu kıyaslayabilir misiniz?

TP-LINK dünya genelinde 128 ülkede 22.000’in üzerinde çalışanı ve dünya genelinde bir milyara yakın müşterisi ile 1.83 milyar dolarlık network devi. 1996 yılında kuruldu,  2005 yılında küresel pazara açıldı ve 2009 yılında ülke ofislerini açmaya başladı.

2008 yılında İnfronic firmasında Ürün Yönetimi’nde çalışırken TP-LINK ile tanıştım ve ithalatını yapmaya başladık. TP-LINK Türkiye kurulana kadar, 2 yıllık bir zaman dilimde yoğun bir pazarlama, satış ve destek yapılanması için uğraşı verdik. Yaptığımız bu çalışmalar sonucunda TP-LINK merkez ofisi Türkiye’deki potansiyeli gördü ve birlikte TÜRKIYE ofisinin kurulması için çalışmalara başladık.

TP-LINK Türkiye ofisini 2010 yılı sonbaharında kurduk. Tek kişilik home ofis olarak başladığımız TP-LINK maceramız, şu an 1200m2 ilk bir ofiste, 28 kişilik çağrı merkezi personelimiz ile birlikte toplamda 65 çalışanımızla hizmet veren bir şirket haline geldi.

Kurumsal yapımızı hemen hemen tamamladık. Bölümlerimiz ve bölüm yöneticilerimiz ile sektöre hizmet veriyoruz.

Bu TP-LINK ofisinde görünen yapımız. Aslında çok daha büyük bir aileyiz. Distribütörlerimiz, toptancılarımız ve Türkiye’nin her noktasındaki binlerce bayimiz ile çok daha büyük bir aileyiz.  Dört yıl gibi kısa bir sürede çok önemli bir aşama kat ettik. Hem örgütlenme hem pazar payı açısından büyük bir başarı sağladığımızı söyleyebilirim.

TP-Link’in yüzlerce ürünü bulunuyor, Türkiye’de hangi ürün grupları konusunda faaliyet gösteriyorsunuz?

TP-LINK, kablosuz ağ pazarında en geniş ürün ailesine sahip olan marka. Toplam 200’e yakın ürünümüz var. Türkiye pazarında şu anda yaklaşık 160 model ürünümüz satışta ancak üretilen tüm ürün gruplarına sahibiz.

TP-LINK’in ürün portföyü her türlü ihtiyacı karşılayacak kadar geniş ve donanımlı. Kablosuz ağ konusunda uzmanlaşmış çok büyük bir üretici. Bu alandaki her tür cihazı üretiyoruz. Modemden menzil genişleticilere, VPN router’lardan antenlere, powerline adaptörlerden 3G router’lara kadar ev ve küçük ofislerin ihtiyacı olan tüm ağ ürünleri geniş portföyümüzde yer alıyor.

Bu yıl içinde kablosuz iletişimle bağlantılı yeni ürün gruplarımızı da satışa sunduk. Bunlardan biri olan 10400mAH gündeki powerbank’ımız iyi bir pazar payı elde etti. Yakında benzer başka ürünlerimiz de olacak. Ama ana faaliyet alanımız ve ürün grubumuz ağ ürünleri.

Fiyat açısından rakiplerinize göre kullanıcılara daha uygun sunduğunuz ürün grupları bulunmakta. Bu avantajı nasıl sağlıyorsunuz?

Aslında hemen her ürün grubunda fiyat/performans açısından başarılıyız. Bunun da çok basit bir nedeni var. TP-LINK, çok büyük bir üretici. O nedenle ürün maliyetleri çok daha uygun. Bunu da fiyat avantajı olarak tüketiciye sunuyoruz.  Yıllık üretim kapasitemiz 148 milyon adet (2013 yılı) ve her yıl dünya genelindeki gelirimizin yüzde 8’ini AR-GE’ye ayırıyoruz. Bu sayede daha yeni, daha dayanıklı ve güvenilir ürünler üretiyoruz.

Tüketicilerin sizi tercih etme nedenleri size neler? Sadece fiyat avantajı nedeniyle mi tercih ediliyorsunuz?

Aslında fiyat/performans başarımızda önemli bir neden ama tabii ki tek neden değil.  Ürün çeşitliliğimizin de başarımızda etkisi olduğuna inanıyoruz. Kablosuz ağ konusunda her alanda seçenekli çözümlerimiz var. Tüketicilere aynı ürün grubunda bile çok sayıda model seçeneği sunarak, en uygun ürüne ulaşmalarını sağlıyoruz. Ayrıca ürünlerimizin arıza nedeniyle geri dönüş oranı yüzde 1’in altında!

TP-LINK, kullanıcı odaklı bir marka. Ürün seçiminden başlayarak tüketicinin yanında olan, bilgilendirme, eğitme misyonu üstlenmiş bir marka. Dolayısıyla satış sonrası hizmetlere çok önem veriyor. Örneğin Türkiye’de kadromuzun yüzde 50’sinden fazlası destek hizmetlerinde görev yapıyor. Kurumlara özel VIP Destek Hizmetimiz var. Bireysel tarafta ise çağrı merkezimiz kullanıcılarımıza destek sunuyor ve çalışan sayısı sürekli artıyor.

TP-LINK olarak yasal 2 yıl olan garanti süresini bireysel ürünlerimizde 3 yıl, kurumsal ürünlerimizde 5 yıla çıkardık. Ayrıca garanti süresinde arızalı ürünleri yenisiyle değiştirme uygulamamız var. Arızası saptanan ürünü, onarmak yerine yenisi ile değiştiriyoruz. Müşterilerimizin zaman ve iş kaybetmemeleri için arızalı ürünleri onarmak yerine, yenisi ile değiştirmeyi ve müşteri memnuniyetimizi artırmayı amaçlıyoruz. Bunların yanı sıra tüm TP-LINK ürünlerinde ömür boyu ücretsiz destek veriyoruz. Bu da bizi rakiplerimizden farklılaştıran bir yanımız. Garantisi biten ürünlerde de kullanıcılarımız çağrı merkezinden hizmet alabiliyorlar. Tüketicilerin tercihi de bunlarda gizli.ali-dinçer_k

Destek hizmetlerinizden de söz edebilir misiniz?

Her şirket gibi tüketici memnuniyeti bizim için de çok önemli. Bu nedenle en fazla yoğunlaştığımız ve yatırım yaptığımız alanlardan biri destek hizmetleri. Klasik destek hizmetlerinin yanı sıra her kanaldan (sosyal medya, internet forumları da dahil) kullanıcılarımıza ulaşıp, destek vermek için sürekli çalışıyoruz. Ağ ürünleri hala teknik ürünler; TP-LINK ürünleri de her ne kadar kolay kurulup kullanılabilse de mutlaka desteğe gerek duyuluyor. Bu nedenle çok yakında yepyeni bir hizmeti başlatacağız. Kutuların içinden çıkan kurulum şemalarıyla yetinmek istemeyen kullanıcılarımız için ürünlerin kurulum videolarının yer aldığı bir web sitesi yakında hizmete giriyor. Ayrıca akıllı telefonlarla da bu videoları entegre ettiğimiz uygulama olacak. Ürünün kutusunda yer alan QR kodu telefonuyla okutarak, kurulum videosuna erişilebilecek. Amacımız kaliteli, kolay erişilebilir ve kolay kullanılır ürünler ve eksiksiz hizmet ile her aşamada maksimum müşteri memnuniyeti sağlamak.

Ayrıca biz destek hizmetlerini satış sonrası başlayan hizmetler olarak görmüyoruz. Özellikle bizim gibi ülkelerde, tüketicilerin kablosuz ağ ürünleri konusunda henüz yatırım yapmadan desteğe gereksinimi var. Ürünler, kavramlar konusunda bilgilenmeye, bu şekilde gereksinimlerini doğru saptayıp, ürün seçimini buna göre yapmaya; kısaca bilgi desteğine ihtiyaçları var. TP-LINK olarak Türkiye’de ofis açtığımız günden bu yana bilgilendirici, eğitici bir görev üstlendik. Çok yakında başlattığımız TP-LINK WiFi Akademi ile bu görevimizi sürdürüyoruz. Kablosuz ağ konusundaki tüm kavramlar, ürünler, çok basit ve anlaşılır bir şekilde, kısa videolarla TP-LINK WiFi Akademi’de anlatılacak. Böylece Türk tüketicisi router’ın ne işe yaradığını, Access point ile menzil genişletici arasındaki farkı, VPN’in ne olduğunu bu videolarla öğrenebilecek. TP-LINK WiFi Akademi, marka bağımsız olarak bilgilendirme yapacak. Amacımız tüketicilerin bilinçlenmesi, doğru tercihler yapması. Böylece hem pazarımız daha sağlıklı büyüyecek, hem de tüketici memnuniyeti artacak diye düşünüyoruz.

Sunduğunuz kurumsal ağ çözümlerini firmalar neden tercih etmeli?

Aslında bu sorunun cevabı daha önceki bir sorunuzda yer alıyor. Hem bireysel hem kurumsal ürünlerde tüketicilere, kurumlara fiyat avantajı sunuyoruz. Birinci tercih nedenleri bu olmalı. Daha düşük maliyetle ağ çözümü oluşturabiliyorlar. Ama tek neden değil tabii. Özellikle küçük ve orta ölçekli kuruluşlara maliyet desteği yanında kaliteli ürünler ve hizmet sunuyoruz. TP-LINK, Türk tüketicisine kaliteli ürünlerin de uygun fiyatlı olabileceğini gösterdi. Kurumlar da bu avantajdan ve zengin ürün çeşidimizden yararlanmalı. Bunun yanı sıra arıza geri dönüş oranlarımız yüzde 1’in altında ve teknik destek ekibimiz her zaman her türlü konuda yardımcı olmaya hazır bir durumda. Kurumlara ayrı bir destek hattımız da var.

Geçtiğimiz günlerde Anadolu Teknoloji Günleri adında etkinlikler yapmaya başladınız. Bu etkinliklerin amacı ne? Bu konudaki hedefleriniz neler? 

“Anadolu Teknoloji Günleri”, İstanbul ve İstanbul dışındaki illerde proje ağırlıklı çalışan, katma değerli hizmet üreten teknoloji bayilerine, şirketlerin çözümlerini tanıtmayı ve onların beklentilerini ilk ağızdan dinlemeyi hedefliyor.  TP-LINK öncülüğünde başlatılan bu etkinliklerin ilkini Nisan ayında gerçekleştirdik ve bugüne kadar 10’un üzerinde ilde bayilerle bir araya geldik.

Teknoloji firmaları olarak tek tek etkinlik yapmaktansa, birkaç firma bir araya gelerek bayilere ulaşmayı ve farklı alanlardaki teknolojilere ilişkin hem vizyon sunmayı hem de projelerinde kullanabilecekleri çözümleri tanıtmayı hedefliyoruz.  Aslında projelerinde kullanacakları kablosuz ağ, depolama, güvenlik gibi bazı temel çözümleri tanıtıyoruz. Ayrıca onların beklentilerini, o bölgeye özgü sorun ya da istekleri de ilk ağızdan dinlemiş oluyoruz.

2015 yılında da bu etkinlikleri farklı katılımcı firmalarla sürdürmeyi hedefliyoruz. Daha gidemediğimiz çok yer var.

2014 yılı TP-Link Türkiye için nasıl geçti ve 2015 yılından beklentileriniz neler?

TP-LINK, IDC verilerine göre WLAN pazarında yüzde 50’ye yakın pazar payı ile lider marka. Dünyada rakipsiz liderliğini 2011 yılından bu yana sürekli olarak artan bir ivme ile sürdüren TP-LINK, Türkiye’ de de ofis açtığı günden bu yana pazar payını artırarak lider konumda yer alıyor. 2014 yılında Türkiye BT pazarında bir daralma yaşandığını söyleyebiliriz. Ancak TP-LINK, daralan pazarda dahi büyümesini sürdürdü.

2015 yılında da hedefimiz, büyümemizi sürdürmek. Bu doğrultuda hazırlıklarımızı yapıyoruz. Türkiye pazarı özellikle farklı ağ çözümlerinde büyüyebilecek bir pazar. Powerline adaptörler, menzil genişleticiler, taşınabilir 3G-4G router’lar henüz arzuladığımız pazar payına erişemeyen ürün gruplarımız. 2015 yılında bu ürün gruplarının satışında artış hedefliyoruz. Avrupa pazarındaki satışlarımızda bu ürün gruplarının payı Türkiye’ye göre çok daha yüksek. Hedefimiz Avrupa’daki oranlara ulaşmak. 2015 yılının bu açıdan bir atılım yılı olmasını hedefliyoruz. Gelişen teknoloji ile doğru orantılı olarak tasarladığımız yeni ürünlerimiz, farklı çözümlerimiz ile 2015’de de lider kablosuz ağ markası olmaya devam edeceğiz.

Gelecekte hangi ağ teknolojilerinin daha popüler olacağını düşünüyorsunuz?

2015’ten itibaren kablosuz ağlarda alt sınırın 300Mbps olacağını söyleyebilirim. 2015 yılında 300Mbps’ ın altındaki ürünleri Türkiye’ye getirmeyeceğiz.  Ayrıca önümüzdeki yıl 802.11ac ürünleri revaçta olacak. Kablosuz ağ konusundaki yeni standart olan 802.11ac, kablosuz ağ bağlantı hızlarını çok artırıyor; 11n’e oranla 3 kat daha hızlı kablosuz hıza ulaşmak mümkün. Gururla söyleyebilirim, AC destekli en zengin modele sahip olan markayız. Bu konuda da tüketicilere bol seçenek sunuyoruz.  2015 yılında AC destekli model sayımız daha da artacak. AC ürünlerinde de fiyat/performans açısından iddialıyız. Ürün / model çeşidi ve fiyat avantajı ile AC ürünlerinde de pazarı yönlendiren marka olacağız.

Daha uzun vadeli baktığımızda ise mobilitenin öne çıkacağını; buna paralel olarak da kablosuz ağın hem menzilini artırmayı sağlayan çözümlerin hem de taşınabilir kablosuz ağ çözümlerinin öne çıkacağını düşünüyoruz. Menzil genişleticiler ve powerline adaptörlerin pazarı büyüyecek. Bu ürünlerde de kolay kullanılabilen ve taşınabilen modeller tercih edilecek.

Avrupa’ ya baktığımızda Powerline adaptörlerin satışı ciddi artışta. Bizim tüketicilerimiz de bilinçlenmeye başladıkça ve teknolojinin ilerlemesi ile doğru orantılı şekilde farklı ihtiyaçlar ortaya çıktıkça talep çok farklı yönlere gidecek. Bildiğiniz gibi internet ve mobilite günümüzde en önemli iki kavram. Bu ikisini birleştiren ürünler revaçta olacak. Biz de TP-LINK olarak bu konuda üretim yapan lider firmayız.

Bir diğer popüler konu ise akıllı ev ve ofisler. Akıllı ev teknolojileri sayesinde artık internete bağlı cihazlar bilgisayar ya da çevre birimlerinden ibaret değil. Evdeki (ya da ofisteki) pek çok cihazın internete bağlı olduğu/olacağı bir dünyaya doğru gidiyoruz. Buzdolabından kombiye, televizyondan ampule değin her şey internete bağlı olacak ve tek bir kaynaktan yönetilebilecek. Bu işin merkezinde de -doğal olarak- kablosuza ağ çözümleri yer alacak. TP-LINK olarak akıllı ev / ofis konusu odaklandığımız, gelişen teknolojilerin başında geliyor.