Kara delikler, korkutucu yapılarının yanı sıra, esrarengiz ve ileriye ışık tutabilecek detayları itibarıyla fazlasıyla dikkat çekici diyebiliriz.
Galaxy M87’ye yakın bir yerde, Dünya’da 50 milyon ışık yılı uzaklıkta, oldukça büyük bir kara delik var. Bu delik, fazlasıyla gaz ve toz bulutlarıyla besleniyor. Karak delik denildiğinde insanın içini korku kaplamıyor değil. Haliyle böyle bir şeyin yakınlarında olmayı hiçbirimiz istemezdik. Üstelik, Güneş’ten 6 milyar kat daha büyük olduğundan söz ediliyor. Hayal edebiliyor musunuz?
2019 yılında, bu devasa kara deliğe ait olduğu ifade edilen ayrıntılı görüntüler yayınlandı ve görüldü ki deliğin etrafını çerçeveleyen parlak halka benzeri bir yapı da var. Yani uzaktan seyredildiğinde, derin uzayı resmeden bir tablo gibi de gelmiyor değil göze. Yapılan çalışmalar, bu kara deliğin dikkat çekici detaylara sahip olduğunu da gösteriyor.
Bu tip kara delikler, süper kütleli kara delikler olarak da ifade ediliyor ve bunlar, galaksi merkezlerinin yakınlarında konumlanır. Yüksek enerjili manyetik alanlar üretirler ve büyük çapta ışığın ortaya çıkmasını sağlar.
Bilim adamları, yaptıkları çalışmalar neticesinde, Samanyolu galaksimiz ile bu kara delik arasında şöyle bir karşılaştırmada bulunuyor: M87’de birkaç trilyon yıldız, süper kütleli bir kara delik ve 15 bin yıldızdan oluşan bir küme mevcut. Bizim galaksimizde ise birkaç yüz milyar yıldız ve yaklaşık 150 yıldızdan oluşan bir küme var. 1781’de Charles Messier tarafından keşfedilen bu galaksi, kısaca belirtmek gerekirse “çok büyük.”
Hollanda’daki Radboud Üniversitesi’ndeki görevlilerden Monika Mościbrodzka, bunun bir sonraki adım için heyecan verici bir gelişme olduğunu ifade ediyor:
“Manyetik alanların kara deliklerin etrafındaki davranış tipleri ve uzayın bu ufak bölgesindeki aktivitelerin nasıl güçlü olduğunu anlamak için önemli bir kanıt.”
Kara deliklerin en bilinen özelliklerinden bir tanesi, biriktirme disklerine sahip olmalarıdır. Pek çok nesne, bu deliklerde hapsolur, ama bazılarının da ışık hızıyla uzaya geri fırlatıldığı da verilerde yer alıyor.
Bilim adamları, manyetik alanlar ne kadar güçlüyse, kara deliklerin onları “yemesinin” daha zor olabileceğini de ifade ediyor.
